İster geçmişin üstünü çiz

İster anıları tek tek sıraya diz

Zaman mekan içinde akıp giderken

Karşı konulması güç akıntılardan

Geriye dönebilir miyiz biz

Öyleyse nedir

Bizi hayata bağlayan bu giz

Kıçı kırık sevda masallarında

Kıytırık mutlulukları

Büyütüp beslerken siz

Hayat bildiğini sandığın

Bütün acizlerden daha aziz..

Evim arabam

Karım çocuğum akrabam

Derken

Vaad edilen gelir çatar

Ademoğlu dönüp bakar

Mümkün olsa belki kaçar

Aldanmışlık ateşi yakıp yıkar

Meğer biz ne sefilmişiz

İblise sağlam bir kefilmişiz

Küçük mantık hesaplarında

Ağır kayıplar vermişiz

Soyumuzla, Suyumuzda

Kendi suyumuzda boğulup gitmişiz..

Bu ne rahatlık böyle

Ye iç sıç türkü söyle

Öyle geniş ki bu mezhep

İçinde at koştur beygir dehle

Bu fazlasıyla boş bir mantık

Usta bir keriz düştü yelle

Seni sayarlar kelle

Beni ayarlarlar elle

Ensemize vururlar sille

Hayat işte şöyle böyle

Ya yaşatırsın gül ile

Ya da öldürürsün gülle..