Ebu Hurre er-Rakkaşi (r.a) amcasının Hanife (r.a) nin şöyle anlattığını rivayet etmiştir.

Ben teşrik günlerinin ortasında Resulullah (s.a.v) in devesinin yularını tutmuş bir halde insanları onun etrafından dağıtmaya çalışırken O:

“Ey insanlar! Siz hangi ayda, hangi günde hangi şehirde bulunduğunuzu biliyor musunuz?” diye sorunca onlar: “haram bir günde haram, bir ayda, haram bir beldedeyiz “ dediler.

O zaman Resulullah (s.a.v)

Sizin bu şehrinizde ve bu ayınızdaki bu gününüzün haramlığı gibi gerçekten sizin kanlarınız mallarınız ve ırzlarınız da Allah’a kavuşacağınız güne kadar size haramdır.

Sakın zulmetmeyin! Zalimlik yapmayın! Haksızlık yapmayın! Bir kimsenin gönül hoşluğu olmadan onun malı(nı almak) asla helal olmaz.

Cahiliyet döneminde bulunan her kan, mal kıyamet gününe kadar ayağımın altındadır.

Cahiliyet döneminde bulunan her faiz kaldırılmıştır artık anaparanız size aittir. Zulmetmezsiniz zulmede uğratılmazsınız!

Benim ardımdan kiminiz kiminizin boyunlarını vuran kâfirler haline dönmeyin.

Şüphesiz şeytan namaz kılanların kendisine tapacağından ümidini kesmiştir. Lakin sizin aranızı karıştırmadadır.

Kadınlar hakkında Allah’tan sakının! Onların sizin üzerinizde sizin de onların üzerinde hakkı vardır. Onlar namuslarını başkalarından korurlar istemediğiniz bir kimsenin evlerinize girmesine izin veremezler. Eğer onlar itaatsizlik ederlerse onlara öğüt verin (yola gelmezse) yatağınızı ayırın(buda fayda vermezse)onları üzerlerinde iz bırakmayacak şekilde hafifçe dövün! Onların yiyecekleri ve giyecekleri meşru şekilde kendilerine ait bir haktır siz onları Allah’ın bir emaneti olarak aldınız ve( nikâhla) kendinize helal kıldınız.

Kimin yanında bir emanet varsa onu hemen sahibine geri ödesin.

Bu sözlerimi burada bulunanlar bulunmayanlara ulaştırsın şüphesiz nice ulaştırılan vardır ki dinleyenden daha bahtiyardır.

-Veda hutbesinden alınmıştır-