Cemile karakteri,   yozlaşan ve tozlaşan  kadınların  kendilerini kurtuluşa erdirmek için aradıkları bir ada bir kuytu  limandır. Dizinin senaryosunu naylon çiçeğe aşık yedi gençten biri olmalı ki Cemile’yi Carolin’e mağlup ediyor.  Hele son bölümde eski Türk filmlerini anımsatan sahnesiyle bütün Anadolu kadınlarının Carolin'in Neriman'la bir olup yaptığı bu hain plan bütün düşlerimizi Anadolu kadınına yapılan saygısızlığı su yüzüne vurmuştur. Alinin her limanda bir sevgilisi olabilir. Ama sığınılacak kalesi yine Anadolu kadını Cemile olmalıydı. Namık Kemal yaşasaydı Ali’ye “Vatanın bağrına dayadın be kara hençeri” diyecekti.

Zira bu bölümün dizinin içine aceleyle serpiştirilmiş. Düşünülmemiş bir olay olarak görüyorum. Neriman hemen nasıl da erkeklere kadar randevu alıp da o eve gündüz vakti gidiyor? Ve ne hikmetse Cemile de evde hâlâ yer silmektedir. Üstelik eve misafir geldiğinde evin temizlikçisi evde bulunmaz. Hadi bulundu diyelim, küçük bir kahve dökülmesine salona iki kova ile girildiğini burada görmek, dizinin gidişatına zarar vermiyor mu. O, kahve servisini yapan hizmetkâr, döküleni de gelir siler, değil mi ama? Ha, dizinin yeni bölümü bu olayın Carolin'in rüyası gibi başlarsa sorun yok…

Dizideki temizlik yapan Cemile ile karşılaşan Ali’nin üzüntüsü çok samimi gelseydi. Orada biricik yavru Osmancığına sarılmaya çalışan anne engellenmemesi lazımdı ve Osman apar topar oradan uzaklaştırılmamalıydı.  Zaten yüreği parçalanmış bir kadının bari annelik yüreği parçalanmasın. Analar ağlamasın diyesim geliyor.

Dizi ile ilgili bir internet sitesinde izleyicilere yönelik bir anket hazırlanmış. Anketin amacı şu. “Öyle Bir Geçer Zaman Ki” dizisinin başrol oyuncularının ilişkisinden ne beklediklerini ortaya koydu. İzleyicilere  “Cemile ile Ali barışsın mı?” diye sorulan soruya, Ankete katılan 4037 izleyicinin  % 47’si Cemile ile Ali’nin tekrar bir araya gelmelerini istiyor. %53 ise çiftin ayrı kalmalarını tercih ediyor. İkili barışmalı diyenlerin çoğu, çiftin küçük oğlu Osman’ın babasından ayrı kalmasını istemedikleri yönünde yorum yaptı. Ayrılığa evet diyenler ise, “Cemile tavrını koysun, kadınlık gururunu korusun, kadınlara kötü örnek olmasın” şeklinde yorum yapıyor.

                Bu ankete katılan ve barışmasın diyenlerin amacı Anadolu kadının gururu incinmesin düşüncesiyle %53 bir orana ulaşmış. Fakat bunlar şu ince noktayı da unutmuş oluyorlar. Cemile, sırf ailesi dağılmasın diye Ali’nin yanlışlıklarına, haksızlıklarına boyun eğdi. Cemile çevresinden, çocuklarından utanan bir insan karakteri veriyor. Ama Carolin’in utanma duygusu yok ki. Ali ile evlenmek üzere iken gidip elin adamıyla ilişkiye giriyor. Avrupa insanı, Batı insanı ahlak değerlerini yitirip gitmiştir. Bir de ankete katılanların çoğu muhtemeldir ki bekâr insanlar. Keşke anketi düzenleyenler deneklere bekâr ya da evli olduklarına göre de bir soru sorsaydı. Eminim evli olanların % 90’ı Cemile ile Ali ayrılmasınlar diyeceklerdi. Çünkü aile dağılacak.

Ez-cümle içimizde kaynayan bir mahşer var. Bu mahşer Anadolu insanının özellikle kadınının mahşeridir. Artık günümüzde medya ile yozlaşmak üzere olan 
kadınımız, kadınlarımız çocuklarına iyi bir gelecek için çırpınıyor aslında. Kadınlarımıza eğitim, kültürel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamalıyız. Onlar yün örerken pencere önlerinde 
ya  da çamaşır sererken bahçelerinde hep bizi bekliyorlar. Helal bir lokma çocuklarına verebilsin diye…