VE KANALURFA'YA TEBRİK (Haber-Yorum)

      Hepimizce malum, bildiğiniz gibi Kanalurfa yaklaşık 2 ay süren Kur'anı Kerimi güzel okuma yarışması yaptı. Ardından Finali'de Şanlıurfa'nın tarihi Camilerinden biri olan Selhaddini Eyyubi camisinde yaptı.

      Bu güzel organizasyondan dolayı kendilerini kutluyoruz. Ne kadar acıdır ki o gece toplasan 55 dinleyici yoktu camide. Zaten bunu konuklarda ve Kanalurfa'nın sahibi Sayın İbrahim Toru'da itiraf etti. Peygamberler şehri Şanlıurfa'da böylesine güzel bir yarışma ilk defa yapılıyor ama katılımcı oranı maalesef bu kadar.

      Gelelim Fanta tarafından yapılan  Tarkan-Emre Aydın konserine; Bu konsere ise orada ki meslektaşlarımızdan öğrendiğimize göre tam 55 bin seyirci vardı. Öyle ki dışarıda kalan seyirciler için dev ekranlar kurulmuş ve seyirciler ancak bu ekrandan takip edebilmişlerdi. 

      Şimdi iki organizasyona bakıp bir değerlendirelim. Biri Kur'anı Kerim yarışması, diğeri Tarkan konseri. Birine 55 kişi ancak katılabiliyor, diğerine 55 bin kişi. Hem de bu organizasyon Peygamberler şehri olan Şanlıurfa'da gerçekleştiriliyor. Ne kadar acı bir tablo değil mi? Sizi bilmem ama benim için maalesef böyle.

      Eee eğer siz sıra gecelerini amacından saptırır mağaralarda alem havasına çevirirseniz olacağı buydu zaten. Ben şahsen Fanta'ya Tarkan'a ve Emre Aydın'a kızmıyorum. Onlar görevlerini icra ediyorlar. Peki Urfa'da yaşayan Müftüsü, İmamı ve diğer yetkililer ile ebeveynler ne yapıyorlar. Kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları ve basınımız güzide elemanları ne yapıyorlar. Ortaya çıkan bu tablodan acaba memnunmudurlar? Şanlıurfa basını Tarkan konserini anlatırken bile ballandıra ballandıra anlatıyor ve Kur'an yarışmasını da eh haberini yaptık misali deyip işin içinden çıkıyorlar.

      Şimdi bu Haber-Yorumu yaptım diye belki birileri bana kızacaklar ama unutmayın dost acı söyler. Bu durumdan hepimiz sorumluyuz ve kusura bakmayın vebalini hepimiz taşıyoruz. Peygamberler şehrinde Tarkan nesli yetişiyorsa bunun sorumlusu hepimiziz. Amiri-Memuru, Müftüsü-İmamı, Velisi-Genci, Kanaat önderi-Sivil Toplum kuruluşu ve Basını bu sorumluluktan asla kurtulamaz. Bizler en az onlar kadar cesaret örneği gösterip bu gençlerimizi tertemiz ve tek kurtuluş yolu olan Kur'anın ışığı ile aydınlatamayıp sahte mutluluk veren loş ışıklara kurban ediyorsak bu vebalin altından kalkamayız. Manevi değerlerimizi onlara öğretmede aciz kalıyorsak elbette sonuç böyle olacaktır.

       Şimdi oturup bu güzel Ramazan günlerini ve sonrasını nasıl daha iyi bir şekilde değerlendirebiliriz onu dert edinelim. Kanalurfa'ya da yaptığı organizasyondan dolayı kutluyorum. İnşallah bunun devamı gelirde bir nebze de olsa yüreğimize su serpmeye devam ederler.  20.07.2012

bizimgazete63.com yayın editörü 

Yorumlar